2018
Ağustos
10

Meghan Currie ile Var Olmanın Görkemi

X
Mesajınız Gönderilmiştir.
En Kısa Zamanda Size Yanıt Verecektir.
Etkinliği Düzenleyene Mesaj Gönder X
yoga57
367252
Meghan Currie ile Var Olmanın Görkemi
Meghan Currie ile Var Olmanın Görkemi
0.00

Tarih: 10 - 12 Ağustos 2018
Yer: Daha sonra açıklanacak

 

Meghan Currie ile Var Olmanın Görkemi
Saatler: Cuma 18:30-21:30; Cumartesi 10:00-13.00 ve 15:00-18:00; Pazar 10:00-13:00

Heyecanla beklediğimiz, Cihangir Yoga ailemizin çok değerli üyelerinden, Meghan Currie Ağustos’ta üç günlük dolu dolu bir atölye ile yeniden bizlerle. 

Meghan, bu atölyede bizi iç katmanlardan kalbe ve hakikatimize doğru açığa vurucu güçlü bir yolculuğa çıkarıyor. 

İçinizde kaçınılmış ya da unutulmuş her ne varsa keşfetmek için gelin, olduğunuz gibi gelin, ve kendi zenginliğinizi keşfedin. 

Atölye Başlıkları: 
Dinlemenin Boyutları 
Olasılık Alanı
Derin Bırakma: İzin ver. İzin ver. İzin ver. 
Yolculuk

Atölye Detayları:
Var Olmanın Görkemi
İç Sığınaklara Yolculuk

Var Olmanın Görkemi, bütünlükten öte bir zenginlikte zaten doğamızda bulunan bir haldir. Derinlerimizden gelen tamamlanmışlık, rahatlık ve beslenmişlik halidir. Bu beslenmişlik hali idealimizde olan mükemmelliği gerçekleştirmekten değil, hayat koşullarının her yönü önümüze çıktıkça onlarını keskinlikle karşılayabilmekten gelir. Zenginlik hali günlük yaşamın tüm gürültüsü, yol boyunca topladığımız fikirler ve inanç kalıpları ve beden-zihin kompleksinde tutulan tüm bu bilgilerin birikimi yüzünden bizim için kayıp bir bölge olabiliyor. 

Bu hafta sonu Workshop’u evinize bir yolculuk olacak, nefesininiz olduğu eve, hayatın senfonisinin nota nota çözülüp açığa çıktığı, iki aynı notanın asla kendini tekrarlamadığı eve. Ev burası, an şuan. Olduğunuz gibi gelin, ve kendi zenginliğinizi keşfedin. Hepimizin içinde olan doğal servet bizi eve çağırıyor.
Bu hafta sonu, nefesinizle yakınlığınıza geri döndüğünüz, akışkan hareket bilincini kazandığınız, besleyici yansıtmalar yaptığınız, bütünleştirici durgunluğu tecrübelediğiniz, derin teslimiyet ve tatlı meditasyonlarla kendinizi yeniden keşfettiğiniz dinamik bir yolculuk olacak; bunları yaparken de bilincimizin derin katmanlarıyla işbirliği yapan tüm teknikleri kullanıyor olacağız.

“Sadece var olduğun için, kendin olduğun için sevilmelisin. Bunu kazanmak için hiçbir şey yapmak zorunda değilsin. Senin eksikliklerinin, öz saygının ve özgüven sorununun, fiziksel mükemmeliyetinin ya da sosyal ve ekonomik başarılarının hiçbir önemi yok. Kimse bu sevgiyi senden alamaz ve o sevgi her zaman yanındadır. ”
-Ram Dass

DİNLEMENİN BOYUTLARI
Her fiziksel hareketimizle oluşan, duyulabilenin ötesinde oluşan küçük dalgacıklar vardır.
Odağımızı sesli bir ortamda, biri önemli bir sır anlatırken inanılmaz derecede yoğunlaştırma ve o anlatılanları hiçbir şey kaçırmadan anlayabilme yetimiz vardır.

İşitme kapasitemizi genellikle duyulmayan veya duyulması zor şeylere yoğunlaştırdığımız zaman bu bize yeni bir boyut sunar ve işte o zaman genellikle duyulması gereken şeyleri değil, aynı zamanda deneyimlerimizin en sessiz yönlerini de duyma fırsatı elde ederiz; nefesimizin en ince vuruşları, hislerimizin en küçük parıltısı ve iç katmanlarımızın en sessiz konuşmaları gibi. Hayatın görkemli, hiç susmayan ve aynı iki notayı hiç tekrarlamayan senfonisine daha büyük bir netlikle şahit olabiliriz. Bunu hissel bir şekilde deneyimlemek, sihrimizi hiç unutmamamızı ve bizim de bu gizemli, zeki, yaratıcı ve hiç bitmeyen senfoniye nota eklediğimizi hatırlamamızı sağlar.

Bu yolculukta, çok boyutlu dinleme becerilerimizi geliştirerek iç dünyamızın en geniş boyutlarını keşfedeceğiz. Nefes alma teknikleri, bilinçli yapılan yavaş ve akışkan hareketler, hissetme duyusunu kullanarak, rehberli meditasyon ve derin bir teslimiyetle harmanlayıp size ve hayatınıza ışık tutacak bir ders olacaktır. 

OLASILIK ALANI
Manevi gelenekler “kalbini açmak” dan bahsettiğinde, bu genellikle kalp çakrasının ön yüzünü açmak anlamına gelir. Bu yüz bizim, tam anlamıyla önümüzdedir ve kalp ilişkilerimizde dünyaya daha açık olmamız sağlar. 

Kalp çakramızın arka cepheleri de eşit derecede güçlü ve ön cepheler kadar önemlidir. Onlar dünyanın tam anlamıyla tanımlayamadığı, açıklanamayan boyutla olan bağlantımızdır. Bizi İlahi sevgiye açan, evrenin bizi desteklediğine inandıran ve hayatımızın yolculuğunun gelişmesine yol açan çakralardır. Arka yönler olasılık alanımızı belirleyen ve varlığımızdaki köklerimizi bulmak için kendi özümüze bağlandığımız yerlerdir.
Önler bizim başkalarına ve dünyaya verme, arkalar da geri alma kaynağımızdır.
Soyut dünya genellikle somut dünyanın arkasında yer alan görünmez, gizli bir boyut olarak konuşulmaktadır. Bizi geçmişimize, soyumuza, atalarımıza, insanlığın kolektif tarihine bağlayan, potansiyelin alemidir aslında.

“Olasılık, çelişkilidir. Olasılığın çelişkili doğası, henüz ortaya çıkmamış olanı ve zaten ortaya çıkmış olanı içermesidir. Geçmişimiz gitmedi; o bizim olasılığımızın bir parçasıdır, çünkü o, gerçekliğe getirdiğimiz şeyleri birçok yönden etkiler. Bu bağlamda çakraların sırrı bizi geçmişimize, soyumuza, atalarımıza, insanlığın kolektif tarihine bağlamasıdır. ”-Jim Kepner

Bu yolculuk, bedenin arka alanları yoluyla yaşamın zengin yönlerinin bir açılımını keşfetmek ve esas olarak ön odaktan (somut) arka odağa (olasılık) geçişin etkilerinin araştırması olacaktır. Fiziksel olarak, arka alandan destek alınarak “kalp açıcıları” keşfedeceğiz. Mücadelenin yerini almaya, itmenin yerini izin vermeye ve son olarak yapmanın yerini var olmaya bırakacağız.

DERİN BIRAKMA: İZİN VER İZİN VER İZİN VER
Bırakma kelimesi, herhangi şey yapmayı, itmeyi, dürtmeyi, zorlamayı, sıkmayı, ezmeyi veya denemeyi ima etmez. 

Tüm çabaları gerçekten durduğumuzda ve bıraktığımızda ve kendimizi sadece olduğumuz gibi olmaya izin verdiğimizde aslında kendimizi bulmaya, dürtmeye, düzeltmeye, sıkıştırmaya, yapmaya, eklemeye veya çıkarmaya gerek duymadan, derin ve dik bir ‘olma’ durumunda oluruz. (basit bir varlık durumu). Bu, elde edebileceğimiz en lezzetli ve güçlü yeteneklerden biridir.

Yeterli olmadığımız, hayatımızda bir şeyin eksik olduğu ve eğer o bir şeyi bulursak işte o zaman her şeyin tamamlanacağı fikrine kolayca kapılabiliriz. Ama unuttuğumuz bir şey var, bir zaten yeterli ve daha fazlasıyız. Tedavimiz olan özelliklere zaten sahibiz, yapmamız gereken tek şey biraz diklik ve onları doğru kullanmayı öğrenmek.
Bu besleyici yolculuk, yapmayı bırakmak ve sadece olmak için kendimize izin vermekle ilgilidir. Yin, Restoratif ve Yoga Nidra, nefes çalışması ve rehberli meditasyon karışımı sayesinde, en derin ve en temel tedavi türünü kullanarak bilinç altına ineceğiz.
İzin ver, izin ver, izin ver

YOLCULUK
Yolculuk, bir arkadaşla, bir sevgiliyle, bir hayvanla, dünyayla ya da kozmosla olan ilişkilerde olduğu gibi, her nefesi derinleştiren ve hiç bitmeyen bir süreçtir. Uyanık kalmayı hatırlayabilirsek, evrenin bizi desteklediğini unutmazsak, bu süreç bizi hep hatırlar ve içine dahil eder. Dahil olmak ise bizi en yüksek bilgeliği, güçlü sezgileri ve görkemli ‘oluş’ halini getirir. Şimdi dahil olarak uyanma, uyanık kalma ve mümkün olduğu kadar yolculuğun keyfini çıkarma zamanı.

Hayatımızın yolculuğunda nereye gideceğimizi, nereye yerleşeceğimiz, kimlerle tanışacağımızı veya yol boyunca ne tecrübeler yaşayacağımız tam olarak asla bilmeyiz. Yolculuğumuzda, her anı çıplak gözlerle ve açık algılarla cesurca yaşamamıza ve uyanık kalmamıza yardımcı olan birçok rehber, araç ve beceri var. Bu yolculuk önümüze ardı arında çıkan sürprizler karşısında aslında inanabileceğimizden çok daha güçlü, akıllı, büyülü ve muhteşem olduğumuzu fark edebilmek için bir fırsattır. 

Bu yavaş yavaş açığa çıkan yolculuk, her bir workshopta öğrenilen ve edindiğiniz tüm önceki becerilerin, uygulamaların, öğretilerin ve kavrayışların bir bütünleşmesi olacak ve nefes çalışması, rehberli meditasyon, derin ve akışkan bir durgunluk ile ahenkli bir şekilde harmanlanacak.

Ücret: 1275 TL (6 Mayısa kadar erken ödeme: 1100 TL)

**Katılım ve detaylı bilgi için sağ alt köşedeki workshopix mesaj gönder kutusunu kullanabilirsiniz.

Tarih: 10 - 12 Ağustos 2018
Yer: Daha sonra açıklanacak

 

Meghan Currie ile Var Olmanın Görkemi
Saatler: Cuma 18:30-21:30; Cumartesi 10:00-13.00 ve 15:00-18:00; Pazar 10:00-13:00

Heyecanla beklediğimiz, Cihangir Yoga ailemizin çok değerli üyelerinden, Meghan Currie Ağustos’ta üç günlük dolu dolu bir atölye ile yeniden bizlerle. 

Meghan, bu atölyede bizi iç katmanlardan kalbe ve hakikatimize doğru açığa vurucu güçlü bir yolculuğa çıkarıyor. 

İçinizde kaçınılmış ya da unutulmuş her ne varsa keşfetmek için gelin, olduğunuz gibi gelin, ve kendi zenginliğinizi keşfedin. 

Atölye Başlıkları: 
Dinlemenin Boyutları 
Olasılık Alanı
Derin Bırakma: İzin ver. İzin ver. İzin ver. 
Yolculuk

Atölye Detayları:
Var Olmanın Görkemi
İç Sığınaklara Yolculuk

Var Olmanın Görkemi, bütünlükten öte bir zenginlikte zaten doğamızda bulunan bir haldir. Derinlerimizden gelen tamamlanmışlık, rahatlık ve beslenmişlik halidir. Bu beslenmişlik hali idealimizde olan mükemmelliği gerçekleştirmekten değil, hayat koşullarının her yönü önümüze çıktıkça onlarını keskinlikle karşılayabilmekten gelir. Zenginlik hali günlük yaşamın tüm gürültüsü, yol boyunca topladığımız fikirler ve inanç kalıpları ve beden-zihin kompleksinde tutulan tüm bu bilgilerin birikimi yüzünden bizim için kayıp bir bölge olabiliyor. 

Bu hafta sonu Workshop’u evinize bir yolculuk olacak, nefesininiz olduğu eve, hayatın senfonisinin nota nota çözülüp açığa çıktığı, iki aynı notanın asla kendini tekrarlamadığı eve. Ev burası, an şuan. Olduğunuz gibi gelin, ve kendi zenginliğinizi keşfedin. Hepimizin içinde olan doğal servet bizi eve çağırıyor.
Bu hafta sonu, nefesinizle yakınlığınıza geri döndüğünüz, akışkan hareket bilincini kazandığınız, besleyici yansıtmalar yaptığınız, bütünleştirici durgunluğu tecrübelediğiniz, derin teslimiyet ve tatlı meditasyonlarla kendinizi yeniden keşfettiğiniz dinamik bir yolculuk olacak; bunları yaparken de bilincimizin derin katmanlarıyla işbirliği yapan tüm teknikleri kullanıyor olacağız.

“Sadece var olduğun için, kendin olduğun için sevilmelisin. Bunu kazanmak için hiçbir şey yapmak zorunda değilsin. Senin eksikliklerinin, öz saygının ve özgüven sorununun, fiziksel mükemmeliyetinin ya da sosyal ve ekonomik başarılarının hiçbir önemi yok. Kimse bu sevgiyi senden alamaz ve o sevgi her zaman yanındadır. ”
-Ram Dass

DİNLEMENİN BOYUTLARI
Her fiziksel hareketimizle oluşan, duyulabilenin ötesinde oluşan küçük dalgacıklar vardır.
Odağımızı sesli bir ortamda, biri önemli bir sır anlatırken inanılmaz derecede yoğunlaştırma ve o anlatılanları hiçbir şey kaçırmadan anlayabilme yetimiz vardır.

İşitme kapasitemizi genellikle duyulmayan veya duyulması zor şeylere yoğunlaştırdığımız zaman bu bize yeni bir boyut sunar ve işte o zaman genellikle duyulması gereken şeyleri değil, aynı zamanda deneyimlerimizin en sessiz yönlerini de duyma fırsatı elde ederiz; nefesimizin en ince vuruşları, hislerimizin en küçük parıltısı ve iç katmanlarımızın en sessiz konuşmaları gibi. Hayatın görkemli, hiç susmayan ve aynı iki notayı hiç tekrarlamayan senfonisine daha büyük bir netlikle şahit olabiliriz. Bunu hissel bir şekilde deneyimlemek, sihrimizi hiç unutmamamızı ve bizim de bu gizemli, zeki, yaratıcı ve hiç bitmeyen senfoniye nota eklediğimizi hatırlamamızı sağlar.

Bu yolculukta, çok boyutlu dinleme becerilerimizi geliştirerek iç dünyamızın en geniş boyutlarını keşfedeceğiz. Nefes alma teknikleri, bilinçli yapılan yavaş ve akışkan hareketler, hissetme duyusunu kullanarak, rehberli meditasyon ve derin bir teslimiyetle harmanlayıp size ve hayatınıza ışık tutacak bir ders olacaktır. 

OLASILIK ALANI
Manevi gelenekler “kalbini açmak” dan bahsettiğinde, bu genellikle kalp çakrasının ön yüzünü açmak anlamına gelir. Bu yüz bizim, tam anlamıyla önümüzdedir ve kalp ilişkilerimizde dünyaya daha açık olmamız sağlar. 

Kalp çakramızın arka cepheleri de eşit derecede güçlü ve ön cepheler kadar önemlidir. Onlar dünyanın tam anlamıyla tanımlayamadığı, açıklanamayan boyutla olan bağlantımızdır. Bizi İlahi sevgiye açan, evrenin bizi desteklediğine inandıran ve hayatımızın yolculuğunun gelişmesine yol açan çakralardır. Arka yönler olasılık alanımızı belirleyen ve varlığımızdaki köklerimizi bulmak için kendi özümüze bağlandığımız yerlerdir.
Önler bizim başkalarına ve dünyaya verme, arkalar da geri alma kaynağımızdır.
Soyut dünya genellikle somut dünyanın arkasında yer alan görünmez, gizli bir boyut olarak konuşulmaktadır. Bizi geçmişimize, soyumuza, atalarımıza, insanlığın kolektif tarihine bağlayan, potansiyelin alemidir aslında.

“Olasılık, çelişkilidir. Olasılığın çelişkili doğası, henüz ortaya çıkmamış olanı ve zaten ortaya çıkmış olanı içermesidir. Geçmişimiz gitmedi; o bizim olasılığımızın bir parçasıdır, çünkü o, gerçekliğe getirdiğimiz şeyleri birçok yönden etkiler. Bu bağlamda çakraların sırrı bizi geçmişimize, soyumuza, atalarımıza, insanlığın kolektif tarihine bağlamasıdır. ”-Jim Kepner

Bu yolculuk, bedenin arka alanları yoluyla yaşamın zengin yönlerinin bir açılımını keşfetmek ve esas olarak ön odaktan (somut) arka odağa (olasılık) geçişin etkilerinin araştırması olacaktır. Fiziksel olarak, arka alandan destek alınarak “kalp açıcıları” keşfedeceğiz. Mücadelenin yerini almaya, itmenin yerini izin vermeye ve son olarak yapmanın yerini var olmaya bırakacağız.

DERİN BIRAKMA: İZİN VER İZİN VER İZİN VER
Bırakma kelimesi, herhangi şey yapmayı, itmeyi, dürtmeyi, zorlamayı, sıkmayı, ezmeyi veya denemeyi ima etmez. 

Tüm çabaları gerçekten durduğumuzda ve bıraktığımızda ve kendimizi sadece olduğumuz gibi olmaya izin verdiğimizde aslında kendimizi bulmaya, dürtmeye, düzeltmeye, sıkıştırmaya, yapmaya, eklemeye veya çıkarmaya gerek duymadan, derin ve dik bir ‘olma’ durumunda oluruz. (basit bir varlık durumu). Bu, elde edebileceğimiz en lezzetli ve güçlü yeteneklerden biridir.

Yeterli olmadığımız, hayatımızda bir şeyin eksik olduğu ve eğer o bir şeyi bulursak işte o zaman her şeyin tamamlanacağı fikrine kolayca kapılabiliriz. Ama unuttuğumuz bir şey var, bir zaten yeterli ve daha fazlasıyız. Tedavimiz olan özelliklere zaten sahibiz, yapmamız gereken tek şey biraz diklik ve onları doğru kullanmayı öğrenmek.
Bu besleyici yolculuk, yapmayı bırakmak ve sadece olmak için kendimize izin vermekle ilgilidir. Yin, Restoratif ve Yoga Nidra, nefes çalışması ve rehberli meditasyon karışımı sayesinde, en derin ve en temel tedavi türünü kullanarak bilinç altına ineceğiz.
İzin ver, izin ver, izin ver

YOLCULUK
Yolculuk, bir arkadaşla, bir sevgiliyle, bir hayvanla, dünyayla ya da kozmosla olan ilişkilerde olduğu gibi, her nefesi derinleştiren ve hiç bitmeyen bir süreçtir. Uyanık kalmayı hatırlayabilirsek, evrenin bizi desteklediğini unutmazsak, bu süreç bizi hep hatırlar ve içine dahil eder. Dahil olmak ise bizi en yüksek bilgeliği, güçlü sezgileri ve görkemli ‘oluş’ halini getirir. Şimdi dahil olarak uyanma, uyanık kalma ve mümkün olduğu kadar yolculuğun keyfini çıkarma zamanı.

Hayatımızın yolculuğunda nereye gideceğimizi, nereye yerleşeceğimiz, kimlerle tanışacağımızı veya yol boyunca ne tecrübeler yaşayacağımız tam olarak asla bilmeyiz. Yolculuğumuzda, her anı çıplak gözlerle ve açık algılarla cesurca yaşamamıza ve uyanık kalmamıza yardımcı olan birçok rehber, araç ve beceri var. Bu yolculuk önümüze ardı arında çıkan sürprizler karşısında aslında inanabileceğimizden çok daha güçlü, akıllı, büyülü ve muhteşem olduğumuzu fark edebilmek için bir fırsattır. 

Bu yavaş yavaş açığa çıkan yolculuk, her bir workshopta öğrenilen ve edindiğiniz tüm önceki becerilerin, uygulamaların, öğretilerin ve kavrayışların bir bütünleşmesi olacak ve nefes çalışması, rehberli meditasyon, derin ve akışkan bir durgunluk ile ahenkli bir şekilde harmanlanacak.

Ücret: 1275 TL (6 Mayısa kadar erken ödeme: 1100 TL)

**Katılım ve detaylı bilgi için sağ alt köşedeki workshopix mesaj gönder kutusunu kullanabilirsiniz.

Kapat